Papaz, ölmek üzere olan adamın üzerine eğilerek:
-Ölmeden önce şeytanı ve onun kötülüklerini lanetle der.
Ancak adamdan ses çıkmaz.
Papaz tekrarlar:
-Ölmeden önce şeytanı ve onun kötülüklerini lanetle der demesine ama,
Adamdan yine ses çıkmaz.
Papaz iyice sinirlenir:
-Neden şeytanı ve kötülüklerini lanetlemiyorsun be adam?
Adam son bir gayretle ve fısıltıyla yanıtlar:
– Nereye gideceğim kesinleşmeden kimse hakkında yorum yapmak istemiyorum.
Aydın siyasetinde de durum bu…
Siyasi pazarlıklarını tamamlamadan, akıbetini görmeden kimse kimse hakkında bir şey söylemiyor.
Pazarlığı bitiren yada kendisi için yolun sonunu gören alıyor eline mikrofonu başlıyor şakımaya…
Arkadan konuşmalar, ikiyüzlülük, karalama kampanyaları.
Bakalım Mart ayına kadar daha neler izleyeceğiz?
Yalnız daha önceki seçimlere bakarak şu yorumu yapabilirim:
Bu seçim daha öncekilere benzemeyecek!!!
Şimdiden koca koca adamlar dahi utanmadan, dedikodu yarışına giriyor.
Tek dertleri “Aman ben ya da desteklediğim kişi aday olsun.”
Sanki belediye başkan adaylarını en fazla dedikodu yapan ya da yaptırandan seçiyorlar…
Tüm bu süreç içerisinde izleyecek olduklarımızı size kısaca özetliyorum:
Rakipleri hakkında olur olmaz iftiralar atıp, yıpratmaya çalışacaklar,
Dedikodu ile diğer adayları bitirip öne çıkma derdine düşecekler,
Aynı siyasi parti içerisinde ben aday olayım o olmasın diye birbirlerinin kuyusunu kazacaklar,
Bla, bla, bla…
Baksanıza seçime 6 ay var, ortalık şimdiden ısındı.
En çok da Sayın Özlem Çerçioğlu’na yükleniyorlar…
Eee normal tabiki,
Şu ana kadar adaylığı kesinleşen ilk ve tek isim O.
Neyse ki Özlem Çerçioğlu sapasağlam, tam bir Anadolu Kadını, dimdik ayakta!
Dedikodu siyasetine pabuç bırakmıyor.
Onların tuzağına düşmüyor cevap bile vermiyor,
Ne de olsa usta siyasetçi…
30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarına katılan CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,
Her yerel seçimde olduğu gibi yine ilk olarak Özlem Çerçioğlu’nun adaylığını ilan etti.
Çok ince ve anlamlı bir durum aslına bakarsanız…
Bu güvenin, azmin, dürüstlüğün, şeffaflığın, kararlılığın ve çalışkanlığın mükafatı…
Fakat adaylığı açıklandığı günden beri mikrofonu kapan başlıyor konuşmaya,
Biri de meclis kürsüsünden kusuyor öfkesini;
Tabi ki altından bir şey çıkmayacağını bildiği için “Özlem Çerçioğlu mal beyanını açıklasın” diyememiş,
“Ben sebepli zenginleştim, herkes mal beyanında bulunsun” diyor,
Hızını alamayıp Büyükşehir Bürokratları için;
“Hatta bazılarının boşanma aşamasında olduğu biliniyor, o boşanma aşamasındaki eşlerin diğer eşlerden ne kadar para talep ettikleri kamuoyu tarafından bilinmeli” diyor.
Dinleyince kısa bir şok geçirmedim değil.
Biz bunu niye bilelim? Neden meclis kürsüsünden onun bunun boşanmasını konuşuyorsunuz?
Sanki Efeler Belediye Meclisinde konuşulması gereken konu buymuş,
Efeler ilçesinin tek derdi boşanma tazminatıymış gibi…
Dedikodu sizi ancak şakşakçılarınızın önünde yüceltir,
Gerçekler gün yüzüne çıkınca dımdızlak kalırsınız ortada…
Bugünlerde bir haber geziyor ortalıkta,
“Fatih Atay’ın istifası cebinde” diye.
İstifa eder, etmez, başka partiye geçer geçmez yada siyasi hayatını noktalar noktalamaz
İnanın o kadar da önemli değil Efeler yada CHP için…
Yalnız uzun zamandır hakkında bu tarz söylemler konuşulduğu için olsa gerek
Gidip kalmak arasında baya bir bocaladıktan sonra
Anlaşılan şeytan ve onların kötülüklerini lanetlemek yerine,
Nihai seçimini yapmışa benziyor.
Tam da bu esnada güzel bir öykü anlatayım size;
Bir gün bir üniversitede profesör derse girer, bir tahta kutunun içerisine bir fare koyar ve kutuyu kapatır.
3 Gün sonra tekrar derse girdiğinde kutuyu açar.
Fare ölmüştür.
Kutunun dört bir tarafında fare tarafından kemirilmiş yüzlerce çentik vardır.
Kutuyu tüm öğrencilerine göstererek farenin niçin öldüğünü sorar.
Öğrencilerin bir kısmı farenin açlıktan, diğer bir kısmı susuzluktan, diğerleri havasızlıktan öldüğünü söyler.
Profesör öğrencilere “bilemediniz, bu fare kararsızlıktan öldü” der.
Devam eder;
“Bakın bu fare kutudan çıkmak için bir tarafı kemirmeye başlamış,
Daha sonra umudunu kesmiş diğer tarafı kemirmeye başlamış,
Yüzlerce yere çentik atarak enerjisini kaybetmiş ve ölmüştür.
Eğer bu fare kutudan çıkmak için tüm enerjisini kutunun bir köşesini kemirmeye harcasaydı, kutuyu delecek ve kurtulacaktı" der.
Ve dersini şu cümleyle tamamlar;
"Kararsızlık Öldürür."
Fareyi gerçekte neyin öldürdüğünü bilmem,
Ama kibrin kişiyi şeytanla aynı çukura sürükleyebilecek bir güç olduğunu gördüm…
Gelelim ev sahibiyim diyenlerin dumanı üstünde tüten kararına;
Anlaşılan onlar bu partide kiracı bile olamayacaklarını 30 Ağustos günü anlamışlar vesselam…
Yani dostlar kulaklara küpe olsun diye bir İtalyan atasözünü paylaşmak istiyorum:
“Ata kibirli binen, eve yürüyerek döner.”
Yorum yazarak Gazete Aydın Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gazete Aydın hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gazete Aydın editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gazete Aydın değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Gazete Aydın Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Gazete Aydın hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Gazete Aydın editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Gazete Aydın değil haberi geçen ajanstır.